Anasayfa / Köşe Yazıları / Kıbrıs’ta emperyalist heves eksilmiyor

Kıbrıs’ta emperyalist heves eksilmiyor

Kıbrıs’ta BM Barış Gücü askerlerinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) topraklarına girerek yapımı süren yol inşasını engellemeye çalışması, gerilime yol açtı.

KKTC ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni (GKRY) birbirinden ayıran Birleşmiş Milletler kontrolündeki Yeşil Hat’ta bulunan Pile Köyü’ne KKTC’nin yol yapma çalışmalarına başlaması, adadaki gerilimi tırmandırdı.

KKTC’nin çalışmalarını yürüttüğü proje, Pile’yi KKTC’nin Lefkoşa ilçesindeki Yiğitler Köyü’ne bağlayan karayolunu genişletmeyi ve iyileştirmeyi hedefliyor. KKTC Dışişleri Bakanlığı “tamamıyla insani nedenlerle” yapılan projenin Pile’de yaşayan Kıbrıs Türklerinin KKTC’ye ulaşımını kolaylaştıracağını ifade etti.

KKTC Dışişleri Bakanlığı ayrıca; “25 yılı aşkın geçmişi bulunan Pile – Yiğitler yolu projesi hususunda Kıbrıs Türk tarafının yapıcı tutumu ve bu yönde yaptığı tüm çağrılara rağmen Pile’de yaşayan vatandaşlarımızın günlük hayatlarını kolaylaştırıcı adımlar atılmamış ve iyi niyetimiz karşılık görmemiştir. Bu nedenle Ada’nın eşit ortağı olan Kıbrıs Türk tarafı Pile – Yiğitler Yolu’nun tamamlanması için gerekli çalışmaları başlatma kararı almıştır” ifadelerine yer veren açıklamada bulundu.

Bunun yanı sıra KKTC açıklamasında, GKRY’nin 1996 yılında Larnaka – Dikelya – Aya Napa yolu yapımı sırasında, Kıbrıs Türk tarafının onay vermemesine rağmen, yolun Pile bölgesine inhisar eden bölümünü, Türk tapulu arazilerden geçirdiğini ve müteakiben bahse konu Türk arazilerini sistemli bir şekilde istimlak ettiğini hatırlattı ve 2004 yılında GKRY tarafınca yapılan Pile – Voroklini yolunun da ara bölgeden geçtiğini ifade etti.

Dışişleri Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün KKTC’nin ara bölgesinde yer alan Pile-Yiğitler yolu çalışmalarına müdahalede bulunmasını kabul edilemez olarak nitelendirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada yol inşasının “insani bir proje” olduğunun altı çizilerek, “BM’nin, yıllardır GKRY’nin Ara Bölge’deki oldu bittilerine göz yumarken, Kıbrıs Türklerinin haklı insani ihtiyaçlarının karşılanmasını engellemesi izah edilecek bir tutum değildir” denildi.

Uzun sözün kısası; Kıbrıs adasında hukuksuzluğa, adaletsizliğe yol açanlar, bugün yine aynı tutumlarını sürdürüyor. Bir yandan Avrupa Birliği (AB) diğer yanda BM kendi hukuklarını hiçe sayarak, Kıbrıs’ta Türk varlığına yönelik hukuk dışılığın odakları olarak bugün de aynı yaklaşımın içindeler.

AB kendi tam üyelik hukukuna göre sınır sorunları çözülmemiş bir ülke birliğe üye yapılamaz. Buna rağmen GKRY, tüm adanın tek sahibiymiş gibi “Kıbrıs” adıyla AB’ye üye yapılmıştır. Böylece AB adadaki Türkleri ve onların egemenlik haklarını yok saymış, KKTC’yi ortadan kaldırmanın yollarını desteklemiştir.

BM de kendi hukuki sürecinin ürünü olan 1950-60 Garanti Anlaşması’nın gereklerini hiçe saymıştır. Söz konusu anlaşmaya göre adanın üç garantör olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin birlikte yer almadığı herhangi bir birliğe, yapıya ada üye olamaz.

Bu hukuksuzlukta BM’ye rağmen yaşatılmıştır.

Bir adadan iki devlet çıkmaz diye ne uluslararası hukuk kuralı ne de uluslararası ilişkiler teamülü vardır. Öyle olsa Haiti ile Dominik Cumhuriyeti’ni ikiye bölmezdiler. Tamamen emperyalist refleksle jeopolitik çıkarları neyi gerektiriyorsa öyle davrananlara verilecek tek cevap; başaramayacaksınız olmalıdır.

Buna bağlı olarak KKTC’nin tanınması için aynı kararlılık devam etmelidir. İki devletli yapıyı benimseyenlerin zeminlerinden uzak durulmalıdır.

Doğu Akdeniz’in yeni enerji jeopolitiğinin önemli bir boyutu olan Kıbrıs adasında Türk varlığının, bağımsız iradesiyle var olmaya devam edeceğinin reddedilemez olduğunun altı her an çizilmelidir.

KKTC’nin yeni adı Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olmalıdır.

Kıbrıs davamızdan asla taviz verilmeyeceğini de emperyalist ülkelere ve onların kumandasındaki sözde küresel kuruluşların belleklerine kazınması için mücadeleden asla geri adım atılmamalıdır.

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …