Anasayfa / Köşe Yazıları / Emperyalizmin terör silahı ve 5. kol faaliyeti

Emperyalizmin terör silahı ve 5. kol faaliyeti

İstiklalimize yapılan emperyalist saldırı sonrası, emperyalizmin 5. kol faaliyeti hemen devreye girdi.

Terör örgütü PKK/PYD-YPG’nin, yapılan terör saldırısını üstlenmemesinden yola çıkan bazı unsurlar, görevlerinin gereğini yerine getirmenin çırpınışına giriştiler.

Saldırıyı hangi örgütün yaptığının belli olmadığına dair kara propagandayı yaymaya başladılar. Buna ek olarak da yapılan terör saldırısını devletle, hükümetle ilişkilendirerek, emperyalizmin 5. kol faaliyeti kapsamında devleti esasen de Türkiye’yi hedef aldılar.

Devleti suçlayarak, kirli propagandanın unsurları olarak görevlerini icra etmenin şer çabasına giriştiler.

PKK/PYD-YPG terör örgütü, FETÖ ve HDP çevrelerinin içerideki, dışarıdaki unsurlarının oluşturmaya çalıştıkları bu şer iklimi, arkalarındaki küresel efendileri; yani emperyalizmin, küresel sömürü ve terör baronlarının kirli ajandasının mahsulüdür.

Bu şer iklim oluşturma çabaları bir yana bazı muhalif siyasilerin beyanları da dikkat çekicidir.

CHP’li bir milletvekili; “Hangi örgütün olduğu muamma. Devletin açıklaması kamuoyunu tatmin etmedi” diyebilmiştir.

İYİ Partili bir milletvekili ise; “Terörist olarak tanımlanması için elde ne delil var? diyerek, teröristin pakette ne olduğunu bilmeyebileceğini iddia etmiştir.

Teröristin ve tüm bağlantılarının güvenlik güçlerinin ve MİT’in başarılı çalışmasıyla kısa sürede ortaya çıkarılmasına ve teröristlerin yakalanmasına rağmen bu tür sözlerin söylenmesi çok vahimdir.

Günlerdir bu saldırının yapılış biçimi, benimsenen yol ve yöntemleri net olarak ortaya koyuyor ki, birçok terör saldırısında olduğu gibi devlet desteğiyle ve gizli servis aktörlüğüyle taşeron terör örgütünün kaynakları kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Özel bir şer planı tasarlanmıştır.

Seçilen teröristin kimliği yani Suriyeli olması her şeyin önüne geçsin istenmiş, Türkiye’deki başta geçici koruma altındaki Suriyeli sığınmacılara ve giderek tüm göçmen, mülteci, hangi konumda olursa olsun (ama Batılı olmasın) yabancılara yönelik düşmanlık alevlendirilsin ve bu yolla iktidar doğrudan hedef alınarak, iç karmaşanın yaşanması arzulanmıştır.

Terör saldırısında kullanılan örgütün arkasındaki devlet gücü ve onun emperyalist kirli ajandasının kapsadıklarına, Türkiye’nin sürekli hedef kılınmasının gerçek nedenlerine, emperyalizmin terör silahının şer arzusu gibi meselenin esasını oluşturan konulara hiç girilmeyerek, iktidar saldırısına ve doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanı Soylu’yu ve devleti suçlu ilan etmeye varacak kadar gözüdönmüşlüğün kirli propagandasına tanık oluyoruz.

Bu alçakça saldırıda, daha öncekilerde de olduğu gibi asıl fail; Suriye’yi terör tarlası haline getiren emperyalizmdir. Onun terör silahı yine devrededir.

Bir kez daha hatırlatılmalıdır ki; dün olduğu gibi bugün de verdiğimiz mücadele, anti-emperyalist mücadeledir.

Emperyalizmin piyonu terör örgütleri ve onun siyasi uzantıları 5. kol faaliyetleri için devrededir.

Emperyalizmin kirli paralarıyla fonladığı, medya unsurları devrededir.

Emperyalizmi bırakınız çekinmeden ağzına almayı, emperyalist merkezlerden destek beklentisindeki siyasiler devrededir.

Akademinin devşirilmiş unsurları da devrededir. Terör örgütlerinin; parasını, silahını, insanını, aklını, stratejini yıllardır veren ABD emperyalizmine zerre laf edemeyenler de devrededir.

Tüm devredekilerin ortak gayeleri; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı devirmenin her yoluna başvurmaktır.

Hep söyleriz ya; Türkiye’nin iç politikası, ABD’nin dış politikasıdır diye. O dış politikanın içinde terör de vardır.

Bu alçakça saldırının seçimle ilişkisi kurulacaksa o ilişki olsa olsa; emperyalizmin derin devletinin, seçime hazırlık yapma çabasıdır.

Başaramayacaklar…

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …