Anasayfa / Köşe Yazıları / Kılıçdaroğlu-İmamoğlu çekişmesi

Kılıçdaroğlu-İmamoğlu çekişmesi

CHP’de genel başkanlık tartışması sürüyor. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu; en azından yerel seçimlere kadar koltuğu bırakmayarak, yerel seçimin sonucuna göre yeniden pozisyon almanın hesabını yapıyor.

Devam eden kurultay sürecinin seyrine göre kurultayda da adaylığını güçlü kılmanın hedefinde. Her türlü zorlamaya, eleştiriye rağmen istifa etmek ve yeniden aday olmamak gibi bir seçeneğe asla ilgi göstermiyor. Parti yönetiminden yansıyan açıklamalara, kamuoyu önünde yapılan tartışmalara, eski parti genel başkanlarının ifadelerine ve tutumlarına rağmen tek hedefe kilitlenmiş durumda. O hedef; yerel seçimden önce koltuğu asla bırakmamaktır.

Bu noktada Kılıçdaroğlu’nun direncini daha da artıran en önemli faktörde; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na koltuğu bırakmamaktır. Kılıçdaroğlu genel başkanlığı bırakma noktasına gelse de bırakacağı kişinin Ekrem İmamoğlu olmasını asla istememektedir.

Bunun çeşitli sebepleri var. En önemlisi; Belediye Başkanı seçildikten sonra nerdeyse tüm dikkatini, enerjisini cumhurbaşkanlığı adaylığına vermiş olması ve bunun yansıması olarak da süreç içinde attığı bazı siyasi adımlar ve hamlelerdir. Bu adım ve hamlelerin zirvesi de Kılıçdaroğlu Almanya ziyaretindeyken, Saraçhane’de ortaya konulan görüntüdür. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Saraçhane’de ortaya koyduğu fotoğraf, Kemal Kılıçdaroğlu ile Ekrem İmamoğlu arasındaki siyasi ve duygusal kopuşun dışa vurumu idi.

Bu fotoğraftan sonra; baba-oğul benzetmelerine rağmen, cumhurbaşkanlığı seçiminde yansıtmaya çalıştıkları ortak görüntü çabasına rağmen bu kopuşun seyri hiç eksilmeden devam etti.

Ekrem İmamoğlu’nun kaybedilmiş seçimden hemen bir gün sonra “değişim” diyerek Kılıçdaroğlu’na yönelik karşı adım atması, Kılıçdaroğlu açısından hazmedilemeyecek bir hamle olarak kabul edildi. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanılan yenilginin tek odağı haline getirilmesini de kabullenmedi ve buna karşı bayrak açarak, yerel seçimlere yönelik yeni bir sınavın sonuçlarına odaklandı.

Bazı yorumların aksine Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu için istediği şey; yerel seçimde yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmasıdır. İmamoğlu’nu buna mecbur bıraktırmak arzusundadır. İmamoğlu seçimi kazansa da, kaybetse de Kılıçdaroğlu açısından yıpratıcı olmayacak sonuç olacaktır. Kazanması halinde Kılıçdaroğlu’nun ısrarı ve desteği olumlu bulunacak ve kaybettiği itibarına yönelik bir nebze iyileşme olacaktır. İmamoğlu’nun kaybetmesi halinde de İmamoğlu’nun yıpranan siyasi imajının sonucuyla birçok çevreyi yüzleştirmiş olacaktır.

İmamoğlu bunu gördüğü için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığından daha çok CHP Genel Başkanlık koltuğunu istemektedir. 2019 yılındaki gibi ittifak zeminin oluşmaması durumunda kazanma şansının çok düşük olacağını da hesap etmektedir Ayrıca 2019’dan bugüne geçen süre içinde vaat ettiklerini yerine getirememiş olmasının ve cumhurbaşkanlığı adaylığı hevesiyle İstanbul’a yeterince enerjisini veremeyişinin sebep olduğu siyasi yıpranmışlıkla işinin kolay olmadığının da farkındadır. Fakat Kılıçdaroğlu’nun bırakmak istemediği genel başkanlığı da Kılıçdaroğlu’na rağmen aday olmanın kolay olmadığının bilincindedir. Onun için esas olan; kazanan isim imajını, algısını sürdürmektir. Bu imajı bozacak bir yarışa girmekten çekinmektedir.

Son tahlilde, son kararı elbette Ekrem İmamoğlu verecektir. Ya İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına yeniden aday olmaya razı olacaktır ya da kurultay da Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşına aday olarak çıkacaktır. Bu iki seçenek dışında her iki pozisyona da aday olmayıp yerel seçim sonucunu bekleyerek ona göre adım atması da, zayıf da olsa bir başka seçenektir.

Özetle İmamoğlu- Kılıçdaroğlu arasındaki çekişmenin geldiği nokta budur.

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …