Emperyalizmin kirli paralarıyla fonlananlar

ABD’li Chrest Foundation Vakfı, fonladığı kuruluşların listesini, ne kadar hibe sağladığı bilgisiyle birlikte internet sitesinden yayınladı. Türkiye’den birçok medya kuruluşunun ismi, aldığı fon miktarlarıyla birlikte bu listede yer alıyor.

Listede Türkiye’den birçok medya kuruluşu yer alıyor. Bu kuruluşlar arasında, 4 yıllık süre zarfında 400 bin doların üstünde fon alana da rastlanıyor. Vakıf dağıttığı fonun gerekçesini de bu kuruluşların tarafsız yayın yaptığı nitelemesine dayandırıyor.

Daha önce de bu köşede birkaç kez bu konulara değinmiş, bu duruma dikkat çekmiştik.

Bir süre önce yine ABD’nin Center for American Progress isimli bir kuruluşu; “Türkiye’nin Değişen Medya Ortamı” adında bir rapor yayınlamış, o raporda Türkiye’de Gazete Duvar, Medyascope, T24 ve Bianet gibi haber sitelerinin özellikle yurtdışı fonlar tarafından fonlanmalarına yer vermişti.

Andrew O’Donohue, Max Hoffman ve Alan Makovsky’nin kaleme aldığı raporda, değişen medya ortamında ABD’nin Türk medyasında fonladığı bazı kesimlere desteğin devam etmesi gerektiği hatta daha etkili olabilmeleri için “Batı desteği alan dijital kuruluşlar” olarak niteledikleri bu unsurlara daha fazla fon desteğinin yapılması gerektiği ifade edilmişti.

Ayrıca raporda; 2016-2019 yılları arasında yine ABD’nin bir başka kuruluşu olan, Ulusal Demokrasi Vakfı (NED)’in Türkiye’de gazeteciliğin desteklenmesi için sağladığı finansmanını altı kat arttırmış olduğu hatırlatılmış, bu finansman seviyesinin korunmasının da çok önemli olduğu ifade edilmişti.

Bu durum sadece ABD’li Chrest Vakfı’yla da sınırlı değil. Almanya ve Avrupa Birliği’nden, bazı medya kuruluşlarına benzer fonlamaların yapıldığı da bilinen gerçek.

Batı merkezli, ağırlıklı olarak da ABD’li bu kuruluşların açıktan bu paraları dağıtmalarının gerçek nedeni nedir? Niye bu denli Türkiye’nin medya ortamıyla ilgililer? Neden sadece belli kişi ve yapıların fonlanmasına özen gösteriyorlar? Fonladıklarından neler bekliyorlar?

Bu soruların cevabı çok açık.

Dertleri; bağlı oldukları ülkeleri adına Türkiye’nin kontrol altında tutulmasıdır. Bu durum yeni bir şey de değildir. Esasen Soğuk Savaş döneminin uygulamalarındandır. Öncesine de dayanır. Emperyalizmin en sevdiği, en çok başvurduğu yöntemlerdendir. Emperyalizm, fonladığı bu unsurlardan ilk iş olarak, kendisinin olmadığına inandırmalarını ister. Onların da dilinde emperyalizm ve tüm kötülükleri asla yer almaz.

Emperyalizm fonladıklarından; neyin gerçek olduğu değil halkın neye inandırıldığı önemlidir şer anlayışını çok iyi kullanmalarını ister. Onlardan; olmayanı varmış gibi, var olanı yokmuş gibi gösterme gayretini ister. Onlar da bu beklenti için gereken her şeyi yapmanın gayretine girişir.

Bu unsurların lügati de, kullandıkları terminoloji de birbirine benzer. Milli vurgular onlardan ve dillerinden uzaktır. Emperyalizm, küresel sömürü, tüm araçları ve yöntemleri ve yeryüzüne yaşattıkları ve Türkiye’ye yönelik şer hamleleri bu unsurlar için yok hükmündedir.

Onlar için; mazlumların değil, zalimlerin düzeni esastır. Yani Malcom X2’in dediği gibi; “eğer dikkat etmezseniz, medya size zalimi mazlum, mazlumu da zalim olarak gösterebilir.”

Batı emperyalizminin fonladığı bu unsurlar için; Türkiye’nin direne direne, çarpışa çarpışa püskürttüğü ve püskürtmeye devam ettiği küresel saldırılar, sanki hiç yaşanmamış gibidir. Emperyalizmin fonladıkları için; Suriye’nin kuzeyinde PKK terör örgütü eliyle oluşturulmak istenen emperyalizmin yeni garnizon devletçiğine karşı koyuş, Mavi Vatan stratejisi, milli savunma sanayiinde kendine yeter ülke olma hedefi ve bu yolda alınan mesafenin öne çıkartılması, duyarlılık gösterilmesi asla söz konusu değildir. Bu durum; üstlenilen görevin gereği, alınan fonların karşılığıdır.

Sözün özü odur ki, emperyalizm; mikrofonları ve plastik suratları eliyle ve dağıttığı kirli paralara güvenerek, tam bağımsız Türkiye hedefini köreltebileceğini, engelleyebileceğini sanıyor.

Emperyalizm; üzerinde yeryüzünün mazlum halklarının kanı olan kirli paralarıyla, satın aldıklarıyla, fonladıklarıyla şer amaçlarına erişmeyecek, geleceğimizi teslim alamayacak.

Emperyalizmin kirli paraları, bu toprakları kirletemeyecek. Tam bağımsız Türkiye hedefini hiçbir kuvvet köreltemeyecek.

Bu böyle biline…