Anasayfa / Köşe Yazıları / Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı şeytanlaştırma çabası

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı şeytanlaştırma çabası

ABD’nin başkanlık seçimi ve sonuçlarını, Türkiye’ye uyarlamak isteyenler heves içinde. Küresel salgının yol açtığı küresel ekonomik sıkıntıları hiç hesap etmeden, tıpkı ABD’de de yaşandığı gibi, Türkiye’de de seçimin belirleyeninin pandemi olmasını arzuluyorlar. Aslında erken seçim söyleminin arkasındaki niyet de bu.

Her gün ekonominin felaket olduğunu ifade ederek, muhalefet edenlerin dilindeki bu söylemin hiçbir yerinde tüm dünyayı, her ülkeyi farklı düzeylerde de olsa son derece önemli seviyede etkileyen hatta ekonomik gidişatın seyrini neredeyse belirleyen küresel salgının etkileri yok. Salgının ilk aylarında başta Avrupa ülkelerinin yaşadığı çaresizliği de görmezden gelerek, havaalanlarının kargolarında nasıl birbirlerinin maskelerini çalacak kadar bunalımlar yaşadığını hiçe sayarak, sosyal devletleriyle övünülen Avrupalı ülkelerin huzurevlerinde bilerek, isteyerek yaşlıları nasıl ölüme terk ettiklerini yok sayarak, Türkiye’yi maske üzerinden yerden yere vurmaya çalıştıklarına tanık olduk.

Oysa; Dünya Sağlık Örgütü’nün maske konusundaki kafa karışıklığına yol açan tutumuna rağmen Türkiye, kısa sürede adeta seferberlik içinde maske sorununu çözmüş ve bu dönemde her ülkenin ihtiyaç duyduğu, parasıyla bile alınamayan solunum cihazını kısa sürede üreterek, dünyaya ihraç edecek duruma gelmiştir.

Aslında bu tablo; “Bu hükümet dünyanın en doğru işini bile yapsa bizim bu hükümeti alkışlayacak halimiz yok” diyen bir muhalefet anlayışının dışavurumudur.

İsteniyor ki; iyi olan hiçbir şey görülmesin, bilinmesin, övülmesin. Her şey, hepten kötü olduğuna inanılsın. Bunun için benimsenen yol; doğrudan Cumhurbaşkanı üzerinden karalama, kötüleme şeytanlaştırma tekniklerini kullanmak.

Onun attığı her adımı; “tek adam rejimi”, “ucube sistem”, “diktatör”, “saray rejimi” gibi yakıştırmalarla karalamak. Hiçbir adımda iyi bir yan görmemek, savunma sanayiinde alınan mesafeyi, tarihte ilk defa sahip olunan sismik ve sondaj gemileriyle, denizlerimizde gelen ve gelecek olan müjdeli haberleri, teröre karşı verilen başarılı mücadelenin devam eden kararlılığı ve daha birçok alandaki doğru işleri yok saymak esas olsun. Yapılan da, istenilen de maalesef bu. Bu durum aslında fikir fukaralığının girdabından kurtulamayanların sadece polemiklerle siyaset yapma gayretinin ürünü. Zahmetli yola girmeyerek, fikirler üretip, ülkenin geleceğine dair herkesi çekip çevreleyecek çareler, stratejiler ortaya koymadan sadece kötüleyerek, karalayarak, şeytanlaştırarak, hakaret dili kullanılarak siyaset yapmaya çalışılıyor.

Birisi çıkıyor, girdiği her seçimi açık ara kazanmış birine, millet iradesine de hakaret ederek, “diktatör bozuntusu” diyor.

Diğeri, %52 oyla seçilmiş cumhurbaşkanına “sözde cumhurbaşkanı “diyor. Dilinden demokrasi kavramını düşürmeyenlerin hazin tablosuyla karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a; “sözde cumhurbaşkanı” diyerek, esasen meşru olmadığını söyleyip, doğrudan millet iradesini yok saymış oluyor. Gerçekten demokrasi adına, millet adına, ülke adına vahim bir durum.

Bu yolla; sözüm ona yakındıkları kutuplaşmaya yol açan tutumu bizatihi kendilerinin benimsemiş oldukları çok açık.

Öte taraftan; en ufak bir gerekçeyi fırsat bilerek, sokağa taşımak, gençleri kullanmak bunu yaparken de yine Cumhurbaşkanı Erdoğan hedef alınıyor.

Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atamasını bahane ederek, üniversite öğrencilerini sokaklara dökmek, illegal örgütlerin kullanabileceği iklime zemin hazırlamak, bu konuda marifetiyle bilinen il başkanını sahaya sürerek, kutuplaşmayı yaygınlaştıracak bir yol ve yöntem olarak benimseniyor.

Demokratik hakları istismar ederek, benimsenen bu yol, Türkiye’nin küresel saldırılara karşı içeride direncini kırmaya hizmet eden tehlikeli bir yol. Dileyelim ve umut edelim ki; bu yolun çıkmaz yol olduğunu bir an evvel görür ve Türkiye’nin tam bağımsızlık mücadelesine katkı sağlarlar… 

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …