Anasayfa / Köşe Yazıları / “Dünya siyasi sistemi tükenişe doğru gidiyor”

“Dünya siyasi sistemi tükenişe doğru gidiyor”

Suriye’de yaşanan Halep merkezli son göç dalgasıyla Türkiye yeni bir krizle daha karşı kaşıya kaldı. Bölgedeki temel sorunun Esad rejiminin halkına uyguladığı şiddetten kaynaklandığını ve problemin yegâne çözüm yeri olan uluslararası sistemlerin kilitlenmiş durumda olduğunu söyleyen İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, “Uluslararası ortam, siyasi ve stratejik bir türbülansın içine girerek tükenişe doğru gidiyor. Oradaki temel sorun Esad diye babadan oğla geçen o saltanat rejiminin kendi halkına yaşattığı şiddettir. Bu sorunun çözülememesi uluslararası yapıların bugünkü sistemden uzak çalıştığının da bir kanıtı. Yani uluslararası ortam büyük bir çözülme ve bozulma yaşıyor. Büyük, siyasi ve stratejik bir türbülansın içerisinde çünkü kurumlar işe yaramıyor. Bu işin yegâne çözüm yeri olması gereken kurum Birleşmiş Milletler ise her şekilde kilitlenmiş durumda. Böyle bir kurumdan hayır gelmiyor, sürdürülemez bir şey. Dünya yeniden düzenini oluşturmak zorunda yoksa kendisini tüketiyor ve insanlık kaybediyor” açıklamalarında bulundu.

“CENEVREDE MASKELİ BALO SERGİLENİYOR”
Konunun Rusya ve Esad tarafından oldubittiye getirilmek istendiğine dikkati çeken Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: “Geldiğimiz nokta, açmazı bu ölçüde değerlendirmek zorunluluğunu ortaya koyuyor. Suriye’deki sorunun çözümü için Cenevre görüşmeleri yeniden askıya alındı. Orada adeta bir tiyatro, bir maskeli balo sergileniyor. Muhalif diye masaya oturması gerekenleri Esad ve Rusya ikilisi belirlemeye çalışıyor. Yani kendilerine göre kontrol edebilecekleri, adına tırnak içerisinde muhalefet denilen ama sahada çok karşılığı olmayan PYD gibi yapıları buraya çekerek meseleyi oldubittiye getirip Suriye’nin geleceğine ipotek koymaya çalışılıyor. Bu da sığınmacı sorunun çözümünü güçleştiriyor. Meseleye böyle bakmak lazım.”

“MAZLUM MİLLETLER BİRBİRİNE KARŞI DÜŞMANLAŞTIRILIYOR”
Bölgede mazlum milletler birbirine karşı düşmanlaştırılırken Batı’nın sorunu para yardımlarıyla çözmeye çalışmasını büyük bir insanlık ayıbı olarak niteleyen Prof. Dr. Hacısalihoğlu, “Türkiye’ye adeta taşıyıcı anne gibi bir tampon bölge ol, Avrupa Birliği’nin güvenliği zedelenmesin deniyor. Batı tarafından bu bir güvenlik ve tehdit sorunu olarak algılanıyor. Bu güvenlik sorununu Türkiye’nin topraklarında tutalım bizden uzak olsun, güvenliğimiz zedelenmesin diyorlar. Bu büyük bir insanlık ayıbıdır. Medeni olmanın yeniden tarifini zorunlu kılan bir davranış biçimidir” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE 2 BUÇUK MİLYONDAN FAZLA İNSANA NEFES OLDU”
Türkiye’nin 2 buçuk milyondan fazla insana kapısını açtığını ancak sığınmacıların daimi huzuru kendi topraklarında bulacaklarını ifade eden Hacısalihoğlu, “Türkiye 2 buçuk milyondan fazla insana nefes oldu. Ama onların asıl oksijeni, asıl mutluluğu ve geleceklerini garanti altına alacakları asıl yer kendi vatanlarıdır. Onların kendi topraklarına dönerek yaşam umutlarına yeniden dört elle sarılmalarını sağlamalıyız. Bu işin çözümü, bunu sağlayacak olan mekanizmadadır, bunu görmek zorundayız” dedi.

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …