Anasayfa / Köşe Yazıları / Türkiye’nin partisi nasıl olunur?

Türkiye’nin partisi nasıl olunur?

“İçeride ana muhalefet partisi, dışarıda Türkiye’nin partisi olacağız” sözü CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e ait.

Şayet siyasette yumuşama süreci veya Özgür Özel’in daha çok tercih ettiği deyimiyle normalleşme süreci işleyecekse Özgür Özel’in bu sözü ayrı bir önem kazanıyor.

Dışarıda Türkiye’nin partisi olmak, daha önce CHP nezdinde yapılmayan neleri bugün yapmayı gerektirir?

Sıralayalım;

Her şeyden önce Türkiye’nin küresel kuşatmaya karşı verdiği mücadelenin her boyutunda, her safhasında var olmak ve güç vermek gerekir.

Buna bağlı olarak sınır ötesi askeri harekatlar ve operasyonlar için Mehmetçiğin Gazi Meclis’in istediği Suriye-Irak ve Libya yetki tezkerelerine “evet” demeyi gerektirir.

Mavi Vatan stratejisine sıkı sıkıya bağlılık gerektirir.

Mavi Vatan vurgusu saldırganlık olarak algılanır diyen, 30 yıllık emperyalizmin Karabağ işgalinden kurtuluşuna Türkiye’nin verdiği desteği, emperyalist odakların ağzıyla karalamaya çalışan başdanışmanlarla artık çalışmamak gerekir.

PKK/PYD-YPG bize mi saldıracak diyerek, Suriye’den, Irak’tan yönelen emperyalist şer hevesi artık görmezden gelmemek gerekir.

Kıbrıs davasında, adanın iki devletli olması hedefine destek olunması gerekir.

15 Temmuz direnişini gölgelemeye, karalamaya dayalı FETÖ lügatinden çıkmış olan, 15 Temmuz’a kontrollü darbe, tiyatro gibi çirkin yakıştırmalardan artık uzak durmak gerekir.

Savunma sanayiinde milli teknoloji hamlelerini küçümseyici, yok sayıcı, yıpratıcı yakıştırmalara artık meyletmemek gerekir.

Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını giderecek hamlelerini, sahip olduğu hidrokarbon filosunun kıymetini bilerek sahip çıkmak gerekir.

“Hükümet dünyanın en doğru işini bile yapsa onu alkışlayacak halimiz yok” anlayışının artık benimsenmemesi, yanlışa yanlış derken artık doğruya da doğru diyebilme iradesinin gösterilmesi gerekir.

S-400 bahanesiyle ambargolarla, terör örgütlerini sahaya süren şer hamlelerle Türkiye’yi köşe sıkıştırmaya çalışan emperyalist güçlere karşı; enerjiden, ekonomiye her alanda Türkiye’nin tam bağımsızlık mücadelesinin artık öncü gücü, mücadele neferi olmak gerekir.

Sömürgeci emperyalizmin, küresel sömürü ve terör baronların, tüm unsurlarının, FETÖ, PKK terör odaklarının CHP’nin seçim başarılarına artık bel bağlamaması, sevinç ve heyecana artık kapılmaması gerekir.

Kısacası iç cephenin tunç olma hedefini artık zedelemeden, sahiplenmek gerekir.

Tüm bu gerekleri yerine getirmek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve AK Parti’ye destek veya Cumhur İttifakı’na katılmak değil, Türkiye cephesine güç katmaktır, Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesinde özne olmaktır, nefer olmaktır.

İşte o zaman içeride de, dışarıda da ayrım yapmadan Türkiye’nin partisi olunur.

Önerilen Haber

DEM’e uzatılan elin anlamı

MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli’nin, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) DEM’lilerin elini sıkmasıyla ilgili …