Anasayfa / Köşe Yazıları / Türkiye’yi içeride yalnızlaştırmaya çalışanlar

Türkiye’yi içeride yalnızlaştırmaya çalışanlar

Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelere bağlı olarak son zamanlarda muhalefet Türkiye’nin tutumunu, “yalnızlık” olarak nitelendirerek eleştiriyor. Deniyor ki; “ Doğu Akdeniz’de Libya dışında tüm Akdeniz ülkeleriyle kötüyüz. Mısır, İsrail ve Suriye’de büyükelçiliklerimiz yok ve yalnızlık içindeyiz.”

Türkiye hangi adımları atıyor da, hangi iradeyi gösteriyor da, hangi konuda direniyor da iddia edildiği gibi yalnız kalıyor?

Bu sorunun cevabı için Türkiye’nin ısrarla, inançla ve dirençle sürdürdüğü olguları maddeler halinde sıralayalım;

1.Küresel güçlerin desteğiyle, Türkiye’yi hedef alan tüm terör örgütlerine karşı amansız mücadeleyi tavizsiz sürdürmek.

2. Buna bağlı olarak Suriye’de terör örgütünün işgal ettiği topraklar üzerinden Türkiye’ye tehditler oluşturmasını engellemek. Suriye’nin kuzeyinde; Arap, Türk, Kürt tüm mazlum halkları birbirine düşmanlaştıracak, emperyalizme kuklası bir garnizon devletçiğine asla izin vermemek.

3. Bu noktada Suriye’nin toprak bütünlüğünün zedelenmesini, Türkiye’nin toprak bütünlüğü zedeleyecek önemde görmek ve bunun için herkesle işbirliğine girmek.

4. Suriye’den, emperyalizmin emanetçi işgalcileri olan tüm terör örgütlerinin çıkartılması ve kirli, karanlık oyunlarının bozulması için herkesle işbirliği yapmak.

5. Doğu Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerin, hakkaniyet, hukuk, adalet ölçülerinde herkesin hak ettiği kaynağa sahip olmasını istemek ve bunun için de bölge dışı sömürgeci güçlerin oyunlarına ve vesayetine aldanmamalarını beklemek, buna göre her kıyıdaşla işbirliğine hazır olmak.

6.Mısır’da Sisi darbesini tezgahlayanların en büyük hedefi, Ortadoğu’nun ve Akdeniz’in çok önemli ülkesi Mısır’ın, Türkiye ilişkisini bozmaktı. Buna bağlı olarak kukla Sisi’yi istedikleri gibi yönlendirmekti. Bunda önemli ölçüde başarılı oldular. Buna rağmen Türkiye 100 milyona yakın nüfusuyla Mısır’ı yok saymadan, attığı adımların yanlışlığını, bu adımların Mısır halkının çıkarlarıyla da çeliştiğini (Yunanistan’la yapılan MEB anlaşması gibi) ısrarla vurgulamak. Mısır’ın kabul etmesi halinde Türkiye ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasında anlaşma yapmaya hazır olmak. Aynı durumu İsrail’i de teklif etmek. Lübnan ile de işbirliğine hazır olmak.

7. Hak, hukuk, hakkaniyet adalet ölçüleriyle belirlenmiş olan Türkiye’nin 462 bin km2 Mavi Vatan’ınındaki haklarına tüm bu ülkelerin saygı duymasını istemek ve buna bağlı olarak işbirliğine açık olmak.

8. Libya’da meşru hükümeti devirmek isteyen darbeci Hafter’in bir başka çabasının da; Türkiye-Libya arasında imzalanan ve iki ülkenin Doğu Akdeniz deki haklarını koruyan MEB mutabakatının iptal edilmesi yönünde olduğunu bilmek ve bunun için de sonuna kadar mutabakatın güvenliğini sağlamak. Bu konuda herkesle işbirliğine açık olmak.

9. Tüm bunları yaparken; Ege’de ve Doğu Akdeniz’de Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin hakkaniyete, hukuka, adalete sığmayan dayatmalarına, tehditlerine, yıldırma çabalarına asla boyun eğmemek, taviz vermemek. Bu konuda da işbirliğine açık olmak.

Kısaca bu 9 maddede yer alanları hiçe sayarak, Türkiye’yi yalnız kabul edenler, bilmelidirler ki, asıl onlar bu konuda içeride Türkiye’yi yalnız bırakmaktadırlar. Asıl yıpratıcı yalnızlık da budur. İç cepheyi zayıflatmak, 9 maddede sıralananlara karşı gösterilen iradeyi zedelemek Türkiye’yi en büyük yalnızlaştırma operasyonudur.

Unutmayız ki; siz isteseniz de, istemeseniz de Türkiye’nin iç politikasıyla, dış politikası bütünleşmiştir. Bu arada yine hatırlatır ki; Türkiye’nin iç politikası, ABD’nin dış politikası durumundadır. ABD başkan adayı Joe Biden’ı cesaretlendiren de budur.

“ Libya’da ne işimiz var”, “Afrin’e girmeyen”, “PYD bize tehdit değildir” derseniz, 9 maddede sıraladıklarımızı hiçe sayıp, küresel güçlerin, emperyalizmin ağzıyla Türkiye’yi İhvancı dış politika yapmakla itham etmeye devam ederseniz. Türkiye’yi asıl siz yalnızlaştırmaya çalışırsınız ve emperyalizm de size büyük ilgi duyar ve sizinle işbirliği yapmanın hevesine kapılır.

Türkiye haklılığıyla, emperyalizme karşı verdiği istiklal mücadelesiyle ne yalnızdır, ne de güçsüzdür… Tıpkı Milli Mücadele’de olduğu gibi…

Zafer bayramınız kutlu olsun… 

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …