Anasayfa / Köşe Yazıları / Siyasette değişimin doğası ve CHP – Akşam Gazetesi

Siyasette değişimin doğası ve CHP – Akşam Gazetesi

Siyasette yeni bir dönem başlıyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin en önemli değişim noktası, siyaset kurumuna geniş alan açmasıdır. Artık siyaset dışı aktörler için alan daralıyor, siyasi mühendislik tasarımlarının geçerliliği olmayan bir atmosfer doğuyor.

Bu durum siyasi temsiliyet ve yetkilendirmede millet iradesinin kurumsallaşması anlamına geliyor. Ayrıca siyasi partilerin yeni dönemde millet odaklı teşkilatlanma ve çalışma hassasiyetinin artmasını gerekli kılıyor. Zira halk nezdinde geniş bir yelpazeye dokunabilen, kucaklayabilen, seslenebilen ve ortak dili üretebilen siyasi yapılar için iktidar olma şansı artacak. Yeni dönemde esasen fikri tükeniş girdabından bir türlü çıkamayarak, sadece polemikler üzerinden siyasi pozisyon almaların karşılılığı da olmayacak, mazereti de. Çünkü doğrudan millet iradesine bağlı olarak yeni dönemde hükümet olma durumu; dolaylı yollardan üretilmiş mazeretlere itibar edilmeyecek düzeyde başarıyı, iktidar olup- olamamaya odaklayacak.

Bu noktada ana muhalefet partisi CHP’nin şu günlerde içinde başlayan tartışma, ayrışma ve farklılaşma zemini, yeni sistemin siyaset yapma biçimine ve doğasına uyumu geciktireceğini gösteriyor. Çoğu defa olduğu gibi CHP yine parti içi meseleleri yüzünden ülkenin ihtiyaçları ve sorunlarına yeterince odaklanamıyor, değişen sistemin değişen siyasi iklimine uyum sorununu aşmak yerine büyütüyor. Bu noktada CHP’nin temel ihtiyacı; kişiler üzerinden kısır didişmeler değil, ülkenin geleceğine ışık tutabilecek, fikri üretimiyle hayranlık uyandıracak, toplumun her kesimini kucaklayacak ve her kesiminden destek alabilecek bir siyasi heyecanın, fikriyatın, enerjinin, ufkun gösterilmesidir. Zira her şeyin mutlaka milletle bağının kurulduğu yeni sistemde, CHP için iş başa düşüyor.

Siyaset dışı aktörlerin dar çıkarlarının yansıtılacağı millet dışı siyasi oyunlar, mühendislik çalışmaları, gizli-açık hamleler artık belirleyici olamayacak, etkinlik kazanamayacak. CHP için bu durum yeni ve alışık olunmayan bir durum. Artık aracı kurumlar ve aktörler yok, doğrudan millet var. Onun gönlünde ve zihninde yer tutabilme becerisi öncelikli. İşte bu yüzden iş başa düşüyor. Çok çalışmak, milletle onun her kesimiyle hemhal olabilmek gerekiyor.

CHP; millet iradesiyle bütünleştirilmemiş parti içi yapay siyasi projeler geliştirenlere, partinin siyasi ihtiyaçları ve taleplerinden ayrı olarak genel başkan yapay tasarımlarını dayatanlara bünyesini kapatamadığı sürece, ne siyasi fikri üretim kısırlığını aşabilir ne de kronik genel başkan tartışmalarını köreltebilir.

CHP’nin milletle bağını güçlü kılarak, yeni sistemin siyasette değişen doğasının sunduğu imkanlardan yararlanarak, bünyesini dış müdahalelere ve dış çıkar odaklarının oyunlarına karşı direnç ve kararlılık oluşturması gerekiyor. Bunun için ciddi bir reforma, sahici bir zihniyet değişimine, vesayet reflekslerinin tamamen körelmesine, milletin her kesimiyle ve her değeriyle barışık olmaya ihtiyacı var.

Bu başarılırsa, o vakit 2019’da hükümet olma umudu doğar. Yoksa referandumun %48.4 oranındaki hayır oyunu tek boyutlu yorumlayarak, blok aday yaklaşımlarına bel bağlayarak, eklektik, iç içe geçmemiş, bütünleşmemiş yapay siyaset tarzıyla ne kendi özünü yansıtabilir, ne iktidarını kurabilir.

Unutmamak gerekir ki, siyasette halkın en çok itibar ettiği değer; yapaylıktan uzak, sahici ve samimi olabilmektir…

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …