Terörsüz Türkiye Hedefine Başarıyla Erişilebilecek mi?

Terörsüz Türkiye hedefinde gözler, PKK Terör örgütünün silahlardan arındırılmasına çevrilmiş durumda. Bunun için bu hafta özellikle Cuma günü işaretleniyor. Cuma günü Irak’ın Süleymaniye şehrinde bir kısım örgüt mensubunun silahlarla birlikte örgütün fesih kararının pratiğini başlatmış olacak. Kuşkusuz bu bir başlangıç olacak. Zira örgütün elinde çok sayıda ve çeşitli sofistike silahların olduğu biliniyor. Emperyalist güçler bugüne değin, PKK’yı her türlü silahla donatmışlardı. O yüzden de tüm silahların nasıl bir yol ve yöntemle etkisiz hale getirileceği yeni bir süreç anlamına gelmektedir. Silahların etkisiz hale getirilmesine yönelik ilk adım, sonraki aşamaların yol ve yönteminin de belirlenmesinin ip ucunu verecektir.

Örgütün fesih kararının sonrasında bu fesih sürecinin en önemli başlığı, silahların durumuysa diğeri de örgüt mensuplarının durumudur. Her ikisi içinde devletin iradesi belirleyici olacaktır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile DEM heyetinin ikinci görüşmesinin dün yapılmasından sonra karşılıklı kararlılık vurgusu yapılmıştı. Geçen hafta Irak’ın Kuzeyine giden MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın bugün Bağdat’da olması, gelinen aşamanın bölgesel boyutunun takibi ve yönetiminin sıkı bir şekilde doğrudan sahadan yürütüldüğünü ortaya koymaktadır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘ın daha önce ifade ettiği gibi, sürecin seyrini ve içeriğini MİT yürütmektedir.

Gelinen aşamada; örgütün silah bırakmasının ve örgüt mensuplarının durumunun nasıl şekilleneceği ve buna göre nasıl gerçekleşeceği bundan sonrası için üzerinde durulacak yegane husustur.

Silahlar; Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) envanterine mi alınacaktır? Silahların imha yoluna mı gidilecektir yoksa gömülerek mi etkisiz kılınacaktır? Soruları bundan sonrasının merak konusudur.

Bir diğer eş değer nitelikte sorular ise, örgüt mensuplarının akibetine dayalıdır. Öncelikle örgüt elebaşlarının durumu ne olacaktır? Onlar, Ortadağu dışında örgütün uzantısının olmadığı bir ülkeye mi yollanacaktır? Terör saldırılarına karışmış diğer örgüt mensupları için nasıl bir yol benimsenecektir? Terör saldırılarına karışmadığı tespit edilenler için ayrı bir adım mı atılacaktır? Örgüt içinde başka ülkelere mensup olanların durumu ne olacaktır? Tüm bu soruların yanısıra tutuklu, hükümlü örgüt mensupları için neler düşünülmektedir? Bu soruların cevapları da bir diğer önemli aşamanın içeriğidir.

Tüm bu soruların cevaplarını oluşturan son aşamanın istenildiği düzeyde başarıyla tamamlanması, hedefe tam olarak ulaşıldığının resmi olacaktır.

O resme sorunsuzca ulaşmak, sadece Türkiye’yi değil, tüm bölgeyi terörden arındırmaktır ki, o da bölgenin en kıymetli resmi olacaktır.