Anasayfa / Köşe Yazıları / ‘Ne işimiz var orada’ lobisi ve Libya gerçeği

‘Ne işimiz var orada’ lobisi ve Libya gerçeği

Libya hükümeti, Türkiye’nin asker göndermesini istiyor. Libya’da büyük bir karmaşa hakim. Sömürgeci güçler ve onların Ortadoğu’daki piyon devletleri darbe yapmak isteyen, hükümeti devirip yerine geçmek isteyen General Hafter’i destekliyorlar.

Hafter uzunca süre ABD’de kalmış, ABD vatandaşı yapılmış, CIA’in kontrolünde bir Libyalı. Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde meşru hükümeti, zorbalıkla devirmek istiyor. Trablus’u abluka altına alıp, şer amacına ulaşmak istiyor.

Libya hükümeti direniyor. Geleceğini sömürgeci güçlere, onların kuklalarına teslim etmek istemiyor.

Türkiye ile yapılan Deniz Yetki Alanları anlaşmasıyla, Doğu Akdeniz’deki haklarına sahip çıktı. Hem Türkiye, hem Libya sömürgecilerin hak ihlallerine karşı haklarını korumuş oldu.

Türkiye ve Libya; Doğu Akdeniz’i talan etmek isteyen emperyalist sömürgeci güçlere karşı önemli bir hamlede bulundular. Doğu Akdeniz’de denklemler, dengeler, stratejik iklim yeniden oluşuyor. Oldubittiye getirilerek, Doğu Akdeniz’e en uzun kıyısı olan Türkiye’yi denizsiz bırakma çabalarına dur denilmiştir.

Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum Kesimi-İsrail şer denklemi ve ona eklemlenen diğer aktörler telaş içinde. Sömürgeci küresel güçlerin himayesinde gasp ettikleri doğal varlıkların, kaynakların kaybedilmesinin telaşındalar.

Libya hükümetini baskı altına almanın, Hafter’i bu iş için daha fazla saldırganlaştırmanın çabasındalar. Yunanistan Dışişleri Bakanı Hafter’le görüşüyor, desteklerini açıklıyor. Darbeci Sisi’li Mısır Hafter’e askeri kuvvet göndermeye başlıyor. ABD ve Fransa gibi bazı Avrupa Ülkeleri ,Türkiye’nin Libya ile yaptığı anlaşmadan rahatsız olduklarını açıkça ifade ediyor. Bu arada Rusya menşeli Wagner adlı paralı askerler grubu da Hafter’e destek oluyor.

Türkiye karşıtları bu çabaları sergilerken, içimizdeki bazı siyasi çevrelerde bu çizginin mikrofonluğunu yapıyor. Neymiş Libya hükümeti İhvan’cıymış, Hafter sekülermiş. Türkiye nasıl olur da Libya çöllerine gidermiş. Nasıl olur da Türkiye Libya hükümetiyle güvenlik ve askeri anlaşma imzalarmış, nasıl olur da Libya’ya asker gönderirmiş.

“Ne işimiz varmış Libya’da”. Bu çevreler, yani “ne işimiz var orada lobisi” dün de aynı şeyleri söylüyordu. Suriye’nin kuzeyinde PKK/PYD-YPG terör örgütünün yerleşik hale gelme çabasını engellemek için Mehmetçik Afrin’e girmek istediğinde de,”ne işimiz var Afrin’de” denilmişti.

Her şeyden önce Türkiye ile Libya aralarında yaptıkları deniz anlaşmasıyla artık denizden komşudur. Mevcut Libya hükümetini devirerek ele geçirmek isteyen Hafter başarılı olursa, bu anlaşmadan çekileceği çok açıktır.

Diğer yandan, mevcut meşru hükümetin kontrol altında tuttuğu bölge yüzölçümü olarak az görünüyor olabilir ama unutmayınız ki, Libya’nın en yoğun insanlı bölgeleri buralardır ve geriye kalanın büyük bölümü, insan yaşamının yoğun olmadığı, çöl sahalarıdır.

Türkiye, Libya’ya Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını korumak için gidiyor. Libya ile anlaşarak, belirlenen deniz yetki alanlarının korunması için gidiyor.

Bölgenin de, aslında yeryüzününde temel çelişkisi olan sömürgeciliğin, emperyalizmin önemsenmeyip, Libya’nın hükümetini İhvancılıkla sıfatlandırıp, bu yüzden de onunla anlaşmayı sorunlu görenler; sorunludur, saplantılıdır.

Sömürgeci, emperyalist güçlere karşı her kim ki, ülkesinin, milletinin bugününü, geleceğini kararlılıkla koruyup, kollamaktadır, o en saygın, en kıymetli kişidir, kurumdur, yönetimdir, siyasi çizgidir, ülkedir.

Bugün Türkiye’nin içinde olduğu coğrafyanın temel çelişkisi İslami yönetimler- seküler yönetimler ayrımı değil, sömürgeci zalimlerle- mazlum halkların ayrımıdır. Yani sömürgeci güçlere, emperyalizme karşı hakkı, hukuku, adaleti savunmaktır, mücadele etmektir. Bu mücadeleyi, dini referanslı veya seküler hangi yönetim kararlılıkla yapıyorsa, başımızın tacıdır, çok kıymetlidir. Libya’da bu durumun en yeni, en somut örneğidir.

Unutmayalım ki, direnen kazanır…

2020’nin tüm mazlum halklara huzur getirmesi temennisiyle, herkese hayırlı seneler…

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …