Anasayfa / Köşe Yazıları / Başaramayacaksınız… – Akşam Gazetesi

Başaramayacaksınız… – Akşam Gazetesi

Zarrab davası üzerinden yaşananlar, Türkiye’nin Soğuk Savaş sonrasına ilişkin stratejik konumu ve hedefleriyle iç içe geçmiş durumda. Sorgulanmaya çalışılan esasen Türkiye’nin geleceği. Bu konuda derin ABD’nin Türkiye’yi arzuladıkları çizgide tutabilme çabası dikkat çekiyor. Davaya konu edilenler rüşvet sorgulaması görüntüsü altında siyasi ve stratejik hesaplaşmayı içeriyor. Davayla hukuki neticeler elde etme hedefinden ziyade siyasi ve stratejik nitelikli Türkiye’ye yönelik köklü bir dönüşüm arzulanıyor.

Bu dönüşüm çabasının en can alıcı hedefi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan kurtulmak. Derin ABD’nin Türkiye düşmanı tüm elemanları, piyonları bu iş için adeta seferber olmuş durumdalar. Tüm bu hamleleri ABD Başkanı Trump’a rağmen yapmaktalar. Hiç kuşkusuz FETÖ’ nün başta elebaşı olmak üzere tüm elemanları tüm şer ilişkileriyle bu davaya büyük bel bağlamış durumdalar. Küresel efendilerinin talimatıyla Türkiye’yi teslim alma hedefinde bir türlü başarılı olamamanın sonucunda son bir gayretle bu defa hedeflerine ulaşmanın çabasındalar.

Küresel sömürü baronları ve maşası FETÖ, şayet 15 Temmuz’ da başarı olsalardı bu dava açılmayacaktı. Aynı şekilde 17/25 Aralık hamlesiyle hükümeti devirebilselerdi yine bu dava açılmayacaktı. Bu noktada ABD İstanbul Konsolosluğu’nda görevli FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu olan Metin Topuz’un, 17/25 Aralık öncesi FETÖ’cü polis şefleriyle ABD ziyaretlerinin belirlenmesi, her şeyi çok daha net açığa çıkarmıştır.

Nitekim bu davanın tüm malzemesi, İstanbul’dan gitmiştir. Türkiye ile ABD arasında adli yardımlaşma anlaşması olmasına rağmen, ABD Adalet Bakanlığı Türkiye’den hiçbir bilgi, belge istememiştir. Davada yasadışı yollarla elde edilmiş ses kayıtları başta olmak üzere, FETÖ ajandasından dökülen tüm malzemeler kullanılmaktadır. Sadece bu durum bile davada FETÖ’nün şer izini, kirli elini ortaya koymaktadır.

Gerek 17/25 Aralık hükümeti devirme çabasında gerekse 15 Temmuz darbe girişiminde derin ABD’nin Türkiye elemanlarının rolleri giderek daha fazla anlaşılmış, bir bir konumları ve çabaları belirginleşerek yargıya taşınmıştır. Graham Fuller, Henri Barkey başta olmak üzere birçok gizli servis elemanının maskeleri düşmüştür. Bugün ABD’nin derin devletinin Türkiye düşmanı kadroları, maskeli elemanlarının deşifre olmasıyla artık doğrudan kendileri harekete geçmiştir. Bu davanın hedefi Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. Sebebi konusunda bugüne kadar çok şey yazdık ve söyledik. Bir kez daha özet niteliğinde ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey’nin bir gazeteye verdiği röportajdaki sözleri hatırlanmalıdır; “Suudlar, Mısırlılar her koşulda bize yaltaklanıyor. Erdoğan ise bizimle çatışıyor, çelişkilerimizi yüzümüze vuruyor, dostumuz olmaya çalışmıyor. Bu yüzden Erdoğan Washington’da ve Avrupa’da sevilmiyor. Bize yaltaklansanız böyle olmayacak.” Bu sözler her şeyi özetliyor. İstedikleri; eskiden olduğu gibi koşulsuz, sorgusuz kendi çıkarlarınıza ters olsa bile itaat edilmesi. Dostluktan anladıkları tam bir teslimiyet.

Yıllardır Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığıyla yanıp tutuşan ve her seferinde “Recep Tayyip Erdoğan artık yolun sonuna geldi” tweetleri atan, Pentagon’un psikolojik savaş elemanı Michael Rubin, Zarrab davasından beklentisini son tweetiyle ortaya koymuş;“Zarrab ve MİT TIR’ları gibi olaylar uluslararası mahkemede yargılanacaktır. Ancak suçlamaların muhatabı, Türk devleti değil RTE rejimi olacaktır. Çünkü devlet görevlileri bu hukuksuz olaylara müdahale etmiş ancak Erdoğan rejimi tarafından bu görevlilerin hepsi hapse atılmıştır.”

Bu sözler Türkiye düşmanlığında şer ittifakının tüm boyutlarını ortaya koymaktadır…

Başaramayacaksınız…

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …