Anasayfa / Köşe Yazıları / Emperyalizme piyon olanlar bizden değildir

Emperyalizme piyon olanlar bizden değildir

Bir yandan Suriye’nin kuzeyinde Fırat’ın doğusunda ve Münbiç’te PKK’yı desteklemeye devam edip, Türkiye’nin buna boyun eğmesi isteniyor. Bir yandan Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin uluslararası hukuktan kaynaklanan ekonomik haklarının hilafına her türlü tezgah peydahlanıyor. Bir yandan da bugüne değin vermedikleri hava savunma sistemini Rusya’dan karşılamaya karar veren Türkiye’ye akılalmaz tehditler savruluyor.

Egemen, bağımsız bir ülkenin geleceğini karartmanın her türlü pervasızlığı sergileniyor. Bu arada yapılan yerel seçimlerden medet umuluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan hedef alınarak, seçim sonucunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gücünün zayıflaması beklentisine giriliyor. Bu durum, sıradan iktidar değişikliği beklentisi kılıfı altında Türkiye’nin emperyalizme ve uşaklarına karşı direncinin kırılması beklentisi olarak şekilleniyor.

HDP Eş Başkanı Sezai Temelli; “Bugün Türkiye’nin en bereketli toprakları burası. Buralar vaat edilmiş topraklar. Musa bütün ömrünü bu toprakları arayarak geçirdi. Geldiler bu toprakları da kuruttular” diyerek, neyin, kimlerin piyonluğunu yaptıklarını dışa vuruyor. Yıllardır yazıp söylediğimiz 2.İsrail olarak planladıkları garnizon devletçiğinin oluşturulmasında bazı Kürtlerin nasıl kullanılmak istendiği açıkça bir kez daha ortaya çıkıyor. Siyonizm projesinin tetikçilerinin sonunda niyetleri daha net anlaşılıyor. İktidarın her sözüne her adımına laf yetiştirenlerin bu konuda ağzını bıçak açmıyor. Yerel seçim sürecinde, “YPG bize mi saldıracak” diyenlerin bu konudaki görüşleri merak ediliyor.

Geçmişte ithal tehdit algılarıyla, Türkiye’nin geleceğine yön vermeye çalışanlar, yeniden o günlere dönmenin hevesine kapılıyor. Bir yandan S-400 hava savunma sistemine karşı çıkıp, diğer yandan Türkiye’nin savunma sanayiindeki yerli ve milli hamlelerinden duyulan rahatsızlığın buhranıyla türlü çelmenin, engellemenin gayretine giriliyor. Peş peşe sözde Ermeni soykırımı kararları alarak, Türkiye’nin bağımsızlık karakterini zedelemeye, bölgedeki her türlü karanlık hesaplarının Türkiye tarafından engellenmemesine çalışılıyor.

Tüm bu gerçekler bir kez daha açıkça ortaya koyuyor ki, hedef Türkiye’nin bütünlüğüdür. Bu şer hedefle; Suriye, Irak ve İran ile birlikte Türkiye’nin parçalanmasıyla kirli ve karanlık yeni Ortadoğu planlarında önemli bir aşmayı kaydetmiş olacaklar. Bu kirli hevesi kursaklarda bırakmak, hepimizin boynunun borcudur.

Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığıyla; gözleri, kalpleri, zihinleri karartmaya çalışanların oyununa gelinmemelidir. Esas olan Türk milletinin ferasetidir. Ona olan güvenimizi hiç yitirmedik. Bu ülkenin insanının, bu toprakların çocuklarının boynuna kement atmaya çalışan emperyalizmin piyonlarına boyun eğmeyeceklerini çok iyi biliyoruz.

Yine de asla unutmayalım ki; emperyalizm çok yüzlüdür ve bu konuda çok marifetlidir. Kendisine karşı olan fikir akımlarına mutlaka el atar. Bu akımların içinden bir yandan insan devşirmeye çalışır, bir yandan dağıtmaya gayret eder. Her ikisinin yanı sıra mutlaka bu fikri akımların sahtesini üretir ve sahaya sürer. Bu yolla iç cepheleri böler ve bu ülkelerin geleceğiyle istediği gibi oynamanın fırsatını yakalar.

Bu topraklar ve onun çocukları tıpkı ataları gibi emperyalizme ve onun uşaklarına bu fırsatı vermeyeceğine olan inancımızla, dikkati elden bırakmamanın günlerindeyiz…

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …