Görüşme kumpasından medet umanlar

Günlerdir siyaset ve gazetecilik ahlakına sığmayan bir kepazeliği konuşuyoruz. Birilerinin hazırladığı çirkin bir senaryoyu, koca koca adamların tetikçiliğiyle sahneye koymasının sonuçlarını tartışıyoruz.

Kumpas görüşme senaryosunu üretenler, olmayan bir şeyi varmış gibi konuşulsun ve şer beklentileri karşılık bulsun istediler.

Bu çirkin hayali senaryoyu yazdırdıkları köşe yazarının yazısından sonra şer beklentileri için hemen atağa geçtiler. Doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedefe koydular ve çirkin yalanlar üzerinden yıpratmaya yeltendiler. CHP’yi dizayn ediyor iftirasını yaymaya ve yerleşik kılmaya çalıştılar.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bu konu sorulduğunda; “şaşırmadım, doğrudur ama ismi açıklayamam” dedi. CHP Sözcüsü de ilk açıklamalarıyla bu çirkin yalanı gerçekmiş gibi kabul edip, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı karalamaya çalıştı.

Onlar için CHP’linin kim olduğu, bunu nasıl yapabileceği değil, bu senaryonun doğruymuş gibi algılanması önemliydi. Zira gerçek çizmelerini giymeden yalan dünyayı dolaşırmış.

Herkes onlardan; “hiçbir CHP’li böyle bir şey yapmaz. Buna asla inanmıyorum” demesini beklerken, tam tersine hem olayın şaşırtıcı olmayan doğru olduğuna hem de ismi açıklayamam diyerek ismi bildiğini kabul ederek, meselenin odağı oldular.

Sonrasında da, bugün de aynı çizgiyi korumayı sürdürdüler.

Bu kirli, çirkin senaryoyu yazan Rahmi Turan’ın Muharrem İnci’nin ismini vermek zorunda kaldığı günden beri de, benzer tavrı korudular.

Muharrem İnce; bu iftiranın CHP içinde bir çete tarafından üretildiğini, komplonun onlar tarafından sahaya sürüldüğünü, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konumunu ortaya koyarak, görüşmeyi en sert şekilde yalanladığını ve asıl Kılıçdaroğlu’nun durumu aydınlatmasını ve bunu yapanları ortaya çıkarmasını istedi. Yaptığı basın toplantısında çok sert ve çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu’nun sözlerinden yola çıkarak, onun için komplo konusunda “demek ki önceden biliyor” diyerek, tavrını net ortaya koydu.

Diğer yandan, Rahmi Turan’ın haber kaynağı Talat Atilla’da; “ kaynağım bir CHP’li. Kendisinin konuşmasını beklerim ve Kılıçdaroğlu’na da bir şekilde “Bu haber doğru mu?” diye doğrulattım” dedi.

Kısacası ortada son derece çirkin ve ahlaksızca tezgahlanmış bir kumpas var. Bundan sonra söylenecek tek şey; CHP Genel Başkanı’nın tüm gerçekleri açıklamasıdır.

Bu kumpasın kimin işine yarayacağını da zaman içinde göreceğiz…