Anasayfa / Köşe Yazıları / Cumhurbaşkanı Erdoğan fobisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan fobisi

Fransa Cumhurbaşkanı Macron demiş ki; “Türkiye, Yunanistan’ın meşru haklarını görmezden gelerek Libya hükümetiyle de kabul edilemez bir anlaşma imzaladı. Türkiye’nin Kıbrıs açıklarındaki faaliyetleri de kabul edilemez. Aynı zamanda büyük bir devlete yakışmayacak provokasyonlar söz konusu. Türk halkı büyük bir halk. Ancak biz Avrupalılar artık Erdoğan hükümetine karşı daha açık olmalıyız.”

Joe Biden ne demişti? Hatırlayalım;

“Bence ona (Erdoğan’a) çok farklı bir yaklaşım uygulamalıyız. Muhalif liderleri desteklediğimizi açıkça göstermemiz lazım…

Bir yol haritamızın olduğunu açıkça göstermemiz lazım. Düşündüğümüz şeyle ilgili sesimizi yükseltmemiz lazım, bedel ödemeli. Nasıl çalışacaklarını anlamak için çevresinde F-15 savaş uçağı uçurdukları hava savunma sistemi olduğuna göre ona belli silahları satmaya devam edip etmeyeceğimiz konusunda bedel ödemeli.

Yani çok endişeliyim. Ama benim yaptığım gibi onlarla doğrudan temasa geçip Erdoğan’ı yenecek duruma gelmeleri için hâlâ var olan Türk liderliği unsurlarından daha fazla verim almalı ve onları güçlendirmeliyiz. Darbe ile değil, seçim süreci ile… Partisi, İstanbul’dan dışarı atıldı. Peki biz ne yapıyoruz? Burada oturup boyun eğiyoruz.”

Nedir bu zatların Cumhurbaşkanı Erdoğan fobileri, kin ve nefretleri?

Bu sorunun kuşkusuz kapsamlı cevabı var ama öncelikle aynı dünyanın bir başka adamından öğrenip, katkı alalım.

Bu zat da, ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey. Jeffry, bir süre önce bir gazeteye verdiği röportajda demişti ki; “Suudlar, Mısırlılar her koşulda bize yaltaklanıyor. Erdoğan ise bizimle çatışıyor, çelişkilerimizi yüzümüze vuruyor, dostumuz olmaya çalışmıyor. Bu yüzden Erdoğan Washington’da ve Avrupa’da sevilmiyor… Bize yaltaklansanız böyle olmayacak.”

Bakar mısınız saptamaya? Adamlar aslında açık sözlüler. Neden mi? Çünkü iş başa düştü. Geçmişte içimize yerleştirilmiş, sızdırılmış aparatları, maskeli uzantıları, maaşlı sözcüleri, denetimi kendilerinde olan plastik suratlıları eskisi kadar etkili olamıyorlar.

Bir kısmı deşifre oldu. Bir kısmı etkinliğini kaybetti. FETÖ gibi çok kapsamlı kurumsal casusluk örgütleri büyük darbe yedi.

O yüzden şimdi iş başa düştü ve açık düşmanlık fazındalar.

Şayet her istediklerini yaptırabilseler. Terör örgütlerini sahaya sürerek, yıldırma çabalarında başarılı olsalar. Savunma sanayiinde yeniden silah pazarı yapma amaçlarına erişseler. Denizlerimizde haklarımızı koruma konusunda geri adım attırabilseler. Yani bölgemizde kurmak istedikleri yeni sömürge jeopolitiğine boyun eğdirseler. Acaba Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yine böylesine düşman olurlar mıydı? Yine bu denli korkar mıydılar? Asla.

Jeffry’nin, “yaltaklanma” dediği de bu aslında. Biz büyük fotoğrafta ne istiyorsak ona boyun eğin diyorlar. Evet büyük fotoğraf yeniden çekiliyor. Ama onu biz çekiyoruz.

Bu fotoğrafta yeni sömürge düzenine asla boyun eğmek yok. Bu fotoğrafta mazlumlara zulüm yok. Bu fotoğrafta sömürgecilerin sömürü refleksine teslim olmak yok. Bu fotoğrafta direnç var, inanç var. Yeniden tarih yazma kararlılığı var…

Direneceğiz kazanacağız… 

Önerilen Haber

Dağılmış masanın ve ‘sırttaki hançerlerin’ seçim yansımaları

Yerel seçim gündemi, partilerin adaylarını açıklamalarına odaklanmış olarak seyrini sürdürüyor. Cumhur ittifakının adaylarının çok büyük …